
Polonezköy Tarihi (Neden Polonezköy Denmiş?)
Polonezköy Tarihi (Neden Polonezköy Denmiş?) içeriğimizden herkese merhabalar.Bu içeriğimiz de Polonezköy’ün tarihine detaylı olarak göz atacağız.
Hatırlarsanız Polonezköy Gezi Rehberi ve Polonezköy Gezilecek Yerler içeriklerimizde Polonezköy ile ilgili detayları sizlere aktarmıştık.Bu içeriğimizde de biraz Polonezköy’ün tarihine detaylı bir göz atalım.
Polonezköy özellikle hafta sonu günübirlik gezi ile birlikte yeme içme aktiviteleri ile İstanbul’un en ünlü yerlerinden birisi olduğunu söyleyelim.
Polonezköy’de kaliteli ve kendine has tarzlarıyla hizmet sunan cafe, restoran ve patisserie olarak hizmet veren bir çok mekanın olduğunu belirtelim.Fakat Polonezköy sadece bunlardan ibaret değildir.
Aşağı kısımlarda okuduğunuzda zaten bu dediklerimize katkı vereceksiniz.Hadi o zaman fazla uzatmadan Poloneköy’ün Tarihine bir bakalım.
Polonezköy Tarihi(Neden Polonezköy Denmiş?)

Polonezköy, 1830 Polonya Ayaklanması sırasında hükûmet başkanı ve daha sonra Polonyalı sürgünlerin siyasi lideri olan Prens Adam Czartoryski tarafından 1842 yılında kurulmuştur. Köyün adı, kurucusunun adı olan Adam‘dan türetilerek Adampol (Lehçe: Adampol) şeklinde anılmıştır. Başlangıçta, 1830’lu yıllarda arazinin, Saint Benoît Fransız Lisesi‘ni yöneten Lazarist rahipler tarafından bir çiftlik olarak düzenlendiği bilinmektedir.
Polonezköy’ün Kuruluş Amacı ve Tarihi Süreci
Prens Adam Czartoryski’nin amacı, Osmanlı Devleti sınırları içinde ikinci bir siyasi merkez oluşturmak idi. Bu doğrultuda, Polonyalıların siyasi göç merkezi olan Paris‘ten farklı bir merkez yaratma çabası kapsamında, Michal Czajkowski temsilci olarak gönderildi. İstanbul’a geldikten sonra 1850 yılında İslamiyet’i kabul eden Czajkowski, Sadık Paşa adını aldı ve gelecekte Adampol’un kurulacağı ormanlık araziyi satın aldı.
İlk aşamada yalnızca 12 kişinin oturduğu köy, zamanla Polonezköy’ün en gelişmiş dönemlerinde 220 sakine ulaşmıştır. Nüfus artışında; 1830 Polonya Ayaklanması ve 1853 Kırım Savaşı’na katılan askerler, Sibirya sürgünü ve Çerkes esaretinden kaçan Polonyalıların etkisi büyük rol oynamıştır. İlk sakinler, temel olarak çiftçilik, hayvancılık ve ormancılıkla uğraşmışlardır. İkinci Dünya Savaşı öncesinden itibaren ise, bölgeye ilk tatilciler gelmeye başlamış; 1938 yılında Polonezköy sakinleri Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul edilmiş, 1968 yılında ise işledikleri topraklar üzerinde tapu hakkı elde etmişlerdir.
Kültürel ve Sosyal Gelişim
Czartoryski ailesinin varisleri, Polonezköy sakinleri lehine olan iyelik haklarından feragat etmiştir. Zamanla, Polonezköy; Polonezköy Kiraz Festivali, Polonezköy yürüyüş yolu ve eşsiz yeşillikleri ile İstanbul’un en popüler piknik destinasyonlarından biri haline gelmiştir. Ulaşım kolaylıkları, stratejik coğrafi konumu ve doğal güzellikleri sayesinde, geleneksel bir tarım köyü, modern bir tatil köyüne dönüşmüştür.
Topraklar, köy sakinlerine ve Polonezköy’e dinlenmeye gelen zengin ve tanınmış şahıslara aittir. 1980’li yıllardan itibaren yurt dışına göç eden gençler, geri dönerek köyde pansiyon, lokanta ve çayevi işletmelerini açmışlardır.
Ünlü Ziyaretçiler ve Tarihi Bağlantılar
Polonezköy’ü ziyaret eden önemli isimler arasında, Macar piyanist Franz Liszt (1847), Fransız yazar Gustave Flaubert (1850), Çek yazar Karel Droz (1904) ve Türkiye’nin ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk (1937) bulunmaktadır. Ayrıca, Papa XXIII. Ioannes (1935) Türkiye’ye ve Yunanistan’a Delegato Apostolico olarak gönderilmiş, İstanbul’da Apostolik Viker olarak görev yapmış; Papa’nın Türkiye’de bulunduğu dönemde, Türkçe öğrenmesi ve halka olan yakınlığı da dikkat çekmiştir. Türkiye Hükûmeti temsilcileri ile birlikte Polonezköy’e gelen Polonya dışişleri bakanı Adam Rapacki (1961) ve dünyaca ünlü soprano Leyla Gencer de bu bölgeyle özdeşleşmiştir.
Türkiye cumhurbaşkanı Kenan Evren (1985) ve Polonya Devlet Başkanı Lech Walesa (1994) Polonezköy’ü ziyaret ederken, bir sonraki Polonya Devlet Başkanı Aleksander Kwaśniewski 1996 ve 2000 yıllarında olmak üzere iki kez ziyaret gerçekleştirmiş; son ziyareti sırasında Zofia Rizi Anı Evi’ni de gezmiştir. Bu ziyaretlerin ardından, Polonezköy’ün kuruluşunun 160. yıldönümü törenle kutlanmıştır. Türkiye-Polonya ilişkilerinin gelişmesi, Polonezköylülerin hem Polonya’dan gelen misafirleri ağırlamasına hem de atalarının ülkesini ziyaret etmesine olanak sağlamıştır.
Günümüz Polonezköy’ü
Bugün, Polonezköy’de yaklaşık 1.000 kişi yaşamaktadır. Bu nüfus içinde, halen 40 kişi Lehçe konuşabilmektedir. Her yaz, Polonezköy’ün Polonya ile olan bağlarını vurgulayan bir Polonezköy Festivali düzenlenmektedir. Bu festivalde, yerel maddi imkanlar kullanılarak davet edilen folklor grupları, köyün zengin kültürel mirasını yansıtan etkinliklere imza atmaktadır.
Polonezköy, tarihi, kültürel mirası, doğal güzellikleri ve sıcak insanlarıyla, ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunmaya devam etmektedir. Hem tarih hem de doğa tutkunları için ideal bir destinasyon olan Polonezköy, geçmişin izlerini modern yaşamla harmanlayarak, Türkiye-Polonya dostluğunun yaşayan bir örneği olarak öne çıkmaktadır.
Polonezköy Tarihi (Neden Polonezköy Denmiş?) içeriğimizin sonuna geldik.Bu arada Polonezköy’de Hayvanat Bahçesi olduğunu biliyor muydunuz? Polonezköy Hayvanat Bahçesi içeriğimize bakarak tüm detaylara ulaşabilirsiniz.
KAYNAK:https://tr.wikipedia.org/